13 Şubat 2012 Pazartesi

Elmayralar sardı etrafımı

Öğrenmenin yaşı yok deriz ya, kendimizi keşfetmenin de yaşı yok bence. Kendimi tanıdığımı düşünürdüm ama hala bazı sınırlarımı tam olarak keşfedememişim. Mesela bugün fazla üzerime düşülmesinden duyduğum rahatsızlığı gözledim tekrar.

Guns N' Roses'ın November Rain'inde çok güzel vurgulanıyor "Sometimes I need some time... On my own" diye. Bugün beni daraltan durum bire bir bununla örtüşmüyor belki ama, kendi başıma kalmak istediğim halde peşimden birilerinin koşturmasından nefret ediyorum. Rahat nefes alamadığımı hissettiğim an çılgına dönüyorum adeta, kan beynime sıçrıyor. Gün aşırı sorguya çekilmemeliyim mesela, 2 gün sesim soluğum çıkmıyorsa ortalığın ayağa kalkmasını istemiyorum. 1 saat önce görüştüğüm biri eve gelir gelmez bana gtalk'tan birşeyler yazmamalı, hele de bunu çevrimdışı görünmeme rağmen her gün mesaj atacak hale hiç getirmemeli. 

Benim anlamadığım, neden bu kadar üstüme düşüldüğü. Bana bu şekilde yaklaşıldığında muhabbetim de güzel olmuyor ki, karşı taraf benimle konuştuğuna pişman oluyor hatta çoğu zaman. O zaman bu ilgi niye, ne var bende bu kadar? Ben görüşmek istiyorsam ararım zaten, nitekim öyle bir durumda karşımdakini bezdirircesine her gün rahatsız ediyorum. Tabi buradan yanlış anlamlar da çıkmasın; benim problemim beklediğim ve karşılaştığım ilgi arasındaki tutarsızlık. Aile, arkadaş, sevdiğim insan, herkesten beklediğim ilgi düzeyi az çok belli, ne eksiğini istiyorum ne fazlasını. Birinden diğerine göre fazlasını bekleyebilirim, orası ayrı tabi. Beklenenden fazlası ise işte böyle bunalmaya sebep oluyor, sonra esip gürlemeye başlıyorum. Umduğundan azını buldum mu da çıldırıyorum ama ona burada değinmeyeceğim; malum konumuz o değil, bir de o buhranı içimde yaşıyorum genelde.

Sanırım Finlandiya sonunda beni de depresyona soktu. Ben böyle bir tip değildim aslında, ilgiden hiçbir zaman sıkılmadım. Eskiden kimse aramıyor beni diye sızlanırdım, şimdi de halimi hatrımı soruyorlar diye şikayet ediyorum. Şükretmem lazım belki de, ama siz de Elmayra olmayın lütfen. Artık ne ilkokuldayım, ne de yapışık ikiz havamda...

Hiç yorum yok: