21 Aralık 2011 Çarşamba

"Evim güzel evim" bile diyemedim

Kendimi tanıtarak başlayacağım, önceki yazımda da yaptığım gibi. Ben Elif Merve, birkaç gün sonra 23'ümü bitireceğim. 8 yıldan fazladır ailemden ayrı yaşıyorum. 8 kişilik yurt odasıyla başladım kısmi yalnızlık kariyerime. 7 kişi, 6 kişi, 2 kişi derken yurttan kurtuldum, eve çıktım ekürimle. Şimdi ise tek başıma yaşıyorum, 0 oda arkadaşı, 0 ev arkadaşı. 

Çoğumuz yer yadırgarız evimizden farklı bir yerde uyuduğumuzda. Uzun süredir ayrı kaldıysanız hele, kendi yatağınızda bile kıvranıp durursunuz gece boyunca. Aslında ben bu konuda problem yaşamazdım; en azından kendi yatağımda hep mışıl mışıl uyudum, 2 yıl ayrı kalsam bile kendisinden. Yaz ya da kış tatillerinde ailemin yanına döndüğümde sanki 2-3 haftalık tatilden geliyormuş gibi hissettim çoğu zaman. Ta ki bugüne kadar.

Yüksek lisansın ilk dönemini sağ salim atlatmanın mutluluğuyla dün memlekete geri döndüm. Sanki 3.5 aydır uzakta olan ben değilmişim gibi, klasik bir şekilde akşam yemeğimizi yedik, sonra Türk kahvesi yaptım, sonra oturduk, sonra annem meyve soydu, köpeğim her zamanki gibi kavuşma yılışıklıklarını sergiledi, falan filan. Hiçbir farklılık hissetmedim, hissetmedik. Ev halkı da zaten hala İstanbul'da yaşıyorum gibi hissediyor, hep bu Skype yüzünden :D Problem ise gece uykumda patlak verdi: Ufak bir sesle uyandım gecenin bir yarısı. Yarı rüya yarı gerçek bir modda gözlerimi açmaya çalıştım, ama uyuduğum yer farklıydı. Nerede olduğumu algılamam normalden fazla zaman aldı ve bu süre içerisinde korkuya benzer birşey kapladı içimi. Şu zamana kadar hiçbir zaman abimin, amcamın, teyzemin, kuzenimin, arkadaşlarımın, akrabalarımın evinde uyuyup da böyle garip hissettiğimi hatırlamıyorum. En fazla uyumakta zorlanmışımdır, o kadar. Ki söz konusu yer kendi evim, zaten beni darmadağın eden de bu.

Neler oluyor bilmiyorum ama bir yere aidiyet duygumu sorgulamaya başladım bu yüzden. Acaba her yıl farklı bir yerde/ortamda yaşamaktan dolayı kendini "ev"de hissetme yetimi mi yitiriyorum? Zaten hala evim neresi sorusuna cevap verirken bile zorlanıyorum. Evim annemin-babamın evi olabilir, oradayken gerçek aile ortamındayım. Ama bundan sonra orada yaşayamayacağım az çok belli. Evim yurt odam olabilir, 2 yıl boyunca orada ikamet edeceğim. Ama benim için ev sıcak bir ortam, yalnız başına yaşanan stüdyo dairemsi oda değil.

Kendini nerede hissettiğin biraz da bulunduğun ortamı ne kadar benimsediğine ve etrafında kimlerin olduğuna bağlı. Sonuçta sevdiklerimizle güzel şehir, onlarla anlamlı zaman, onlarla parlak yıldızlar, 5 dakikalık hava alma molalarında onlarla sıcak hava. Zaten bu günlerde beynim çevremdekilerin bendeki gerçek yerlerini tanımlamakla oldukça meşgul, olmak istediğim yer tanımım da buna bağlı olarak şekillenmekte şu sıralar. Doğacak yeğenlerimin ileride beni tanımama ihtimali de beynimin başka köşelerini kemirdiği için nerede bulunmam gerektiği konusunda kafam karman çorman. Beynime bu düşünceyi sokan ismini burada yazmayacağım çok sevgili blogsever şahısa da teşekkürlerimi sunuyorum, haftalardır düşüncelerimin dağınıklığının sebebi bizzat kendisidir.

Küçücük bir yer yadırgamayı bu kadar büyütmemeliyim galiba. Uykumun ortasında beliren o iğrenç hissi aklımda çıkarabilirsem başarılı olabilirim. Yoksa alttaki cümle bu günlerimin özeti haline gelecek. 

Hiç yorum yok: